9 Mart 2013 Cumartesi

Bir somon hikayesi

Bugün sizlere bir somon tarifi verecegim sayın izleyicilerim. Programıma başlamadan önce saz arkadaşlarımı tanıştırayım:

- somon fileto ( gerçi özgür bireyler olarak şekline siz karar verebilirsiniz, tarif 2 kişi içindir)
- fesleğen pesto (kendiniz de yapabilirsiniz, hazir da alabilirsiniz)
- zeytinyağı
- biliyorum kınanacağım, nereden çıktı şimdi bu diyeceksiniz ama kabak çekirdeği yağı
- ballı hardal ( üşenmeyenler için bal + hardal) :)
- sarmısak
- limon
- maydonoz

Haydi bakalım, hep beraber, hoppa!!!

- Önce, hijyen açısından, saçlarınızı aşağıda, 1. adimda görüldüğü gibi bağlıyorsunuz :)
- Fırını 200 dereceye getirip hazırlıyorsunuz
- 3 yemek kaşığı zeytinyağına sırasıyla 1 kaşık kabak çekirdeği yağını, kıyılmış sarmısakları, 1 kaşık fesleğen pestoyu, kıyılmış maydonozu ve sıkılmış yarım limonu, son olarak da 1 tatli kaşığı ballı hardalı ekleyip karıştırıyorsunuz. Bunlar bir kenarda başbaşa dinlene dursunlar...
-  Tepsinize yağlı kağıdı seriyorsunuz
-  Üzerine güzel somon filetoları yatırıyorsunuz
- Yeterince dinlenmiş olan sosunuzu somon dilimlerinin üzerine sürüyorsunuz, elinizi korkak alıştırmayın, sos balığın kenarlarından akıversin...
-  Üzerini alüminyum folyo ile kapatıyorsunuz ve fırına veriyorsunuz.
-  Saatinizi 25 dakikaya ayarladıktan sonra yapabilecekleriniz:
     . Salatanızı, tabiki yeşil soğan veya kırmızı soğan destegiyle hazırlayabilirsiniz
     . Annenizi veya arkadaşınızı telefonla arayıp günün kritiklerini yapabilirsiniz
     . Sosyal medya paylaşımcı yakınlarınızın bilimum gönderilerini gözden geçirebilirsiniz
   .Ya da daha yaratıcı olup farklı şeyler yapabilirsiniz :)) zira 25 dakika uzun bir süre insan yaşamında!!!
- Şimdi tepsinizi fırından çıkarıp, sıcaklık ayarını 120 dereceye getirip, tepsiden folyoyu alıp, tepsiyi tekrar fırına yerleştiriyorsunuz..
- Saatinizi şimdi de 20 dakikaya ayarlayın bakalım...
- Bu süre zarfında da sofranizi hazırlayabilirsiniz, benden söylemesi :)
- Veee tepsinizi fırından alarak somonunuzu servis ediyorsunuz.

Afiyetler olsun

Programima burada son verirken, hepinizi gözlerinizden öpüyor, sevgiyle ve ağzınızın tadıyla kalın diyorum....






Notlar:

- Kabak çekirdeği yağını Zagreb'de (Hırvatistan) keşfetmiştik, duyanlar ve bilenler için, her türlü ete çok yakışıyor. Tabii burada var mıdır bilemiyorum ama bu tarif için herhangi başka bir yağ da ekleyebilirsiniz (fındık yağı ya da susam yağı olabilir). Ya da yok kardeşim hiçbirini istemiyorum derseniz, zeytinyağı ile hayatınıza devam edebilirsiniz :)

- Pesto yapmak hiç de öyle zahmetli bir iş değil, bir rondoya bakıyor. Hangi otun pestosunu yapacaksanız, aslında ben roka pestoyu da çok seviyorum, otu güzelce yıkıyorsunuz, içine biraz ceviz, zeytinyağı, parmesan peyniri ve sarmısağı ekliyorsunuz, sonra da rondodan geçiriyorsunuz, işte size pesto. Tüm içerikleri, damak zevkinize göre arttırabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder